Uzayın 60 yıldır çözülemeyen gizemi bu kez çözülmüş olabilir: Kuasarlar nasıl oluşuyor?

Kuasarlar, 60 sene evvel keşfedilmelerinden bu yana, çoğu zaman uzaydaki en parlak, en kuvvetli nesneler olarak kabul edildi. Onlarca senedir incelenmelerine karşın, araştırmacılar bu parlak vakalara neyin neden bulunduğunu hiçbir vakit anlayamadılar. Yeni bir emek verme en sonunda kuasarların gizemli kökenlerine ve nasıl oluştuklarına ziya tutabilir.
Monthly Notices of the Royal Astronomical Society’de gösterilen yeni çalışmada araştırmacılar, gökadalar (galaksiler) çarpıştığında kuasarların nasıl oluştuğunu ayrıntılarıyla konu alıyor. Bir kuasarın parlak ve ikonik enerji salınımını tetikleyen olayın bu gizemi, uzayın en büyük muammalarından birisi olagelmiştir.
Kuasarlar niçin meydana geliyor?
Yeni makaleye gore, araştırmacılar, kuasarların yaşamış olduğu gökadaların en dış bölgelerindeki çarpık yapıları gözlemlemek için La Palma’daki Isaac Newton Teleskopu’ndan derin görüntüleme gözlemleri kullandılar.
Bu yeni araştırmanın meydana getirdiği fikir, kuasarların gökadalar birbiriyle çarpıştığında oluştuğunu öneriyor. Bu vakalar, gökadaların merkezlerine yakın süper kütleli siyah delikler çarpıştığında dolayı oluşur. Bu gaz, bir çok vakit siyah deliğin ötesinde, ulaşamadığı bir yörüngede döner.
Sadece bu çarpışmalardan bir kısmı gazı karadeliklere doğru iter. Ve karadelik gazı tüketmeden derhal evvel, büyük bir enerji ve ışınım patlaması salar ve bu patlamanın, ilim insanlarını onlarca senedir şaşırtan kuasarların kökenleri olduğu düşünülüyor.
Çeşitli kuasarlar o denli güçlüdür ki, gökadadaki gazın art kalanını dışarı atarak gökadayı milyarlarca sene süresince yeni yıldızlar oluşturamaz hale getirir. Çeşitli kuasarlar kuvvetli enerji jetleri yaratır. Bu araştırma, araştırmacıların bu boyuttaki bir kuasar örneğini ilk kez bu kadar yüksek bir duyarlılık kullanarak görüntülemiş olmalarıyla da dikkat çekiyor.
Araştırma, 48 kuasarın gözlemlerinin yanında ayrıca bu kuasarlara ev sahipliği meydana getiren gökadaların ve 100’den çok kuasar olmayan gökadanın gözlemleri üstüne kuruldu. Araştırmacılar, kuasarlı gökadaların öteki gökadalarla etkileşime girme ya da çarpışma olasılığının daha yüksek bulunduğunu keşfettiler ve bu da bu kuasar olaylarının kökenini açıklamaya muavin oldu.