Plüton 17 yıl önce gezegen unvanını kaybetti ama tartışmalar hiç bitmedi. Peki, Plüton neden gezegen değil?

Plüton 17 yıl önce gezegen unvanını kaybetti ama tartışmalar hiç bitmedi. Peki, Plüton neden gezegen değil?

Internasyonal Astronomi Birliği (IAU) 24 Ağustos 2006 tarihinde Güneş Sistemini sonsuza dek değiştirecek bir karar aldı. IAU üyeleri, gökbilimcilerin “gezegen” terimiyle tam olarak neyi kastettiğini tanımlayan uzun vadeli bir öneriyi oyladı. Bu oylamanın neticesinde Plüton cüce gezegen olarak sınıflandırıldı ve Güneş Sistemi’nde var olan gezegen sayısı sekize indirgendi.

Bu gelişme, Plüton’un fanatikleri tarafınca tepkiyle karşılandı ve tartışmalar başladı. Ve aradan geçen 17 seneye karşın bu karar, her zamanki benzer biçimde tartışmalı olmaya devam ediyor.

REKLAM ALANI

Prag’daki 10 günlük konferansın nihayet gününde var olan tarif önerildi, oylandı ve onaylandı. Bu tanıma gore bir gezegenin üç koşulu yeterince yerine getirmesi gerekmektedir: Her şeyden önce, bu cismin Güneş’in çevresinde dönmesi gerekmektedir, doğrusu bütün öte gezegenler ve başıboş gezegenler bu tanımın haricinde kalıyor. bundan farklı olarak hidrostatik dengeye ulaşmış olması, doğrusu kabaca global olması gerekmektedir. Ve nihayet olarak yörüngesindeki anne çekimsel cisim olarak yörüngesini temizlemesi gerekmektedir.

Plüton’un gezegen tanımından çıkarılmasının anne sebebi, bu şartların üçüncüsünü başaramamış olmasıydı. Bu ırak cisim, kısmen Neptün ile paylaşmış olduğu yörüngesini temizlemedi. Plüton’un gezegen statüsünü savunanlar Dünya, Mars, Erendiz ve Neptün’ün de yörüngelerini temizlemediğine dikkat çekiyor. Sadece Ay’ı dış tutarsak, Dünya, yörüngesinden geçen öteki asteroitlerden 1,7 milyon kat daha ağırdır. Plüton ise yörüngesini paylaşmış olduğu asteroitlerden bir tek 0,07 kat daha ağır.

Plüton’un yeni sınıflandırması umumi olarak bir düzey düşüşü olarak görülse de, iki yeni nesne sınıfının ilk örneği olarak öne çıkmış olduğu da açık şekilde ifade edilebilir: Cüce gezegenler ve plütonitler.

Bu münakaşaya iç olan derhal her önüne gelen, tanımın muhteşem, harikulade olmadığını ve gezegenlerin ne sürekli olarak bir tek gezegen olarak değil, kayalık, gaz devi, buz devleri benzer biçimde fazladan sıfatlarla tanımlandığını vurguluyor. Bundan dolayı bir ihtimal cüce gezegen terimi de bigün değişik bir cisimden ziyade “gezegen”in bir alt kategorisi olarak düşünülebilir. Terim öncelikli olarak 2015 senesinde Plüton’u ziyaret eden New Horizons’un kafa araştırmacısı Alan Stern tarafınca bu düşünceyle ortaya atıldı. Stern de, aslına bakarsak Plüton’un tekrardan gezegen olmasını istediğini söylüyordu.

New Horizons tarafınca çekilen Plüton görüntüsü.

Plüton’un en büyük uydusu: Charon

Plüton’u alaka çekici meydana getiren pek fazlaca vasfı de bulunmakta. örnek olarak, beş uydusundan hiçbiri aslına bakarsak cüce gezegenin yörüngesinde değil. Bütünü Plüton’un haricinde bir noktanın yörüngesinde dönüyor ve bunun sorumlusu da onun en büyük uydusu Charon benzer biçimde gözüküyor.

Charon’un çapı Plüton’un ortalama yarısı kadar ve hacmi de Plüton’un hacminin ortalama sekizde birisi. Bu o denli büyük ki, sistemin ağırlık merkezi (bir sistem yörüngesindeki nesnelerin çevresinde bulunmuş olduğu nokta) aslına bakarsak cüce gezegenden hakikaten ırak bir halde Plüton’un yüzeyinden 960 kilometre, doğrusu yarıçapının ortalama yüzde 83’ü kadar uzakta içeriyor.

Plüton’un rakibi: Cüce gezegen Eris

Sadece Plüton yeniden gezegenler listesine eklense bile, eskiden olduğu benzer biçimde dokuz gezegene art dönmemiz mümkün değil. çoğunlukla Plüton tartışmalarında pek bahsedilmeyen mühim bir teferruat daha bulunmakta: Dokuz gezegene art dönemememizin sebebi, adını Nefret ve Ihtilaf Tanrıçasından alan bir cüce gezegen olan Eris.

Eris, Plüton’dan daha büyük bir çapa ve bir tek birazcık daha azca kütleye haiz; bu yüzden Plüton bir gezegen olarak tanımlanırsa Eris’in de benzer statüyü kazanacağı kolaylıkla tahmin edilebilir. Hatta bu gezegenin keşfinin Mike Brown, Chad Trujillo ve David Rabinowitz tarafınca duyurulması esnasında da 10. gezegen olarak adlandırılmıştı.

Bu gezegenin varlığı, ertesi sene var olan sonucu kabul eden IAU’yu bir karar vermeye mecburi bıraktı. Doğrusu ya sekiz gezegenimiz olacak veya Ceres, Plüton, Eris, Haumea ve Makemake cüce gezegenlerini de listeye ilave ederek minimum 13 gezegenimiz olacaktı. bundan farklı olarak astronomi dünyası tarafınca cüce gezegen olarak tanımlanan sadece hemen hemen IAU tarafınca tanınmayan daha pek fazlaca cüce gezegen bulunmakta.

Tekrardan 9 gezegene dönebilir miyiz?

Tekrardan dokuz gezegene haiz olmanın tek yolu, var olan tanımı kol kanat germek ve Mike Brown ile meslektaşlarının, Güneş’ten uzakta, hemen hemen görmediğimiz büyük ve devasa bir gezegenin varlığından şüphelenmekte haklı olduklarını ummak. Şimdiye kadar bizlerden saklanmayı başaran, bulunması güç Gezegen 9’a yönelik aramalar devam ediyor, bu yüzden mevcud tarif ile gelecekte yeniden dokuz gezegene ulaşmamız için küçük bir ihtimal daha var.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ