Japonya’nın gizemli “deniz kızları” hakkında beklenmeyen yeni keşif

Bilim adamlarının kısa sürede hayvan parçalarından meydana gelen korkulu bir kukla bulunduğunu keşfettikleri asırlık mumyalanmış bir “denizkızı” hakkında var olan yeni ortaya çıkan yeni bilgiler, bu mumyanın düşünülenden daha garip bulunduğunu ortaya çıkarttı.

Araştırmacılar, 2022’de, Okayama Eyaletinde var olan bir Japon tapınağında kapalı bir ahşap kutunun içinde yatan ortalama 30 santimetre uzunluğundaki “denizkızını” keşfettiler. O sırada araştırmacılar, buldukları bu cismin, kafası kesilmiş bir balığın vücuduna dikilmiş bir maymunun gövdesinden ve kafasından yapıldığını düşünüyorlardı.

Japon mitolojisindeki Ningyo‘yu (hastalığı iyileştirmeye ve geçerliliği uzatmaya muavin olduğu söylenen, insan başlı balığa benzemekte bir mahluk) çağrıştıran bu acayip melez, 40 seneden uzun bir süre evvel kutuya yerleştirilmeden, kitlelerin tapınması için tapınakta cam bir vitrinde sergileniyordu. Mumya kutusunun içindeki bir mektupta, bu mesele 1736 ile 1741 yılları aralığında bir balıkçı tarafınca yakalandığı iddia ediliyor olsa da, büyük ihtimalle o tarihten on seneler sonrasında, sağlıklarını iyileştirmek ya da daha uzun hayatı idame ettirmek isteyen zengin kişilere para karşılığında vermek için bir aldatmaca olarak oluşturulmuştu.

Japonya’daki Kurashiki İlim ve Sanat Üniversitesi’nden (KUSA) araştırmacılar, 2022 seneyi Şubat ayının başlarında, mabet rahiplerinin izniyle denizkızını X-ışını ve CT (bilgisayarlı tomografi) taraması, radyokarbon tarihlemesi, elektron mikroskobu ve DNA analizi benzer biçimde bir takım teknik kullanarak irdelemeye başladı. Hatta ilk bulguları, bu deniz kızının nelerden oluşturulduğu hakkında düşünce veriyordu.

Fakat nihayet raporda, denizkızı hakkında açıkladıkları şey tahmin ettiklerinden oldukca daha tuhaftı.

Maymun gövdesi değilmiş

Sonuçlar, denizkızının gövdesinin bir maymuna ilişkin olmadığını, bunun yerine boyundan bele uzanan metal iğnelerle bir arada tutulan kumaş, kağıt ve pamuktan yapıldığını gösterdi. bundan farklı olarak kum ve odun kömürü karışımından yapılmış bir macunla boyanmıştı.

beden, öteki hayvanlardan toplanan bileşenlerle kaplıydı. Büyük ihtimalle bir kirpi balığına ilişkin olan balık derisi ve memeli kılı, kolların, omuzların, boynun ve yanakların çeşitli kısımlarını kaplıyordu. Denizkızının çenesi ve dişleri de büyük ihtimalle yırtıcı bir balıktan alınmıştı, pençeleri ise keratinden yapılmıştı, bu da büyük ihtimalle gerçek fakat tanımlanamayan bir hayvandan geldiği anlamına geliyordu. Denizkızının alt yarısı da bir balıktan alınmıştı.

Araştırmacılar, denizkızından rastgele bir tam DNA tespit edemediler, sadece pulların radyokarbon tarihlemesi, bunların 1800’lerin başlarına kadar uzanabileceğini gösterdi.

Araştırmacıların yazdığına nazaran yeni çözümleme, deniz kızının büyük olasılıkla insanları Ningyos’un ve onların haiz olduğu iddia edilen iyileştirme yeteneklerinin gerçek olduğuna inandırmak için oluşturulduğunu öneriyor. Sadece bu düzmece varlığın ortaya çıkma şekli, en başta düşünülenden oldukca daha çok çaba gerektirdiğini gösteriyor.

Japonya’da 14 “denizkızı” daha bulunmakta ve ekip, yeni analizlerle bu örnekleri karşılaştırmayı amaç edinmiştir.