Güneş fırtınaları giderek artıyor; peki bu bizim için ne anlama geliyor?

Güneş fırtınaları giderek artıyor; peki bu bizim için ne anlama geliyor?

Güneş, ortalama 11 senelik aktivite döngüsü esnasında, solar minimumda sakin olmaktan solar maksimumda parlamalar, plazma salınımları ve güneş lekeleriyle dolu hareketli bir vakit geçirir. nihayet birkaç aydır güneş fırtınaları ve şimal ışıkları ilişkili haberlerde bir artış bulunduğunu ayrım ettiyseniz, bunun sebebi, güneş maksimumunun hızla yaklaşması. Güneş fırtınalarındaki bu yüksek dönem hakkında pek oldukca efsanenin arasına karışmış gerçekler olmasından dolayı, bu fırtına maksimumunun bizleri nasıl etkilediğini de merak ediyor olabilirsiniz.

Herkesçe malum olan en kuvvetli jeomanyetik fırtına, 1859’da tropik bölgelere kadar kutup ışıklarının görüldüğü ve telgraf istasyonunun alev almış olduğu vakit meydana geldi. gün itibariyle böylesine kuvvetli bir vaka yaşansa büyük bir yıkım olabilecektir. fakat hepimizi öldürmez ya da medeniyetimizi yok etmez. Bu nevi vakalar son derece nadirdir ve feza hava durumu tahmini, hasarı en üye indirmede muavin olurken, gezegenimizin manyetik alanı için oldukca minnettar olmamızı sağlamalıdır.

REKLAM ALANI

Gezegenimizin manyetosferinin koruması olanakları sayesinde bu fırtınaların üzerimizdeki tesirleri daha azca şiddetlidir. NOAA feza Hava vaziyeti Ölçeğindeki en şiddetli güneş radyasyonu fırtınası bile muazzam bir şekilde yalnızca astronotları etkilerken, uçaklardaki ya da daha yüksek enlemlerdeki insanoğlu, artan ışınım seviyelerine daha çok maruz kalabilir. Bir güneş döngüsü süresince, bu şekilde gereğinden fazla bir güneş fırtınası ortalama bigün sürebilir.

En yaygın güneş fırtınaları, her güneş döngüsünde 50 günlük kümülatif bir oluşuma haizdir ve insanoğlu ve uydular üstünde oldukca azca tesiri olduğu bilinmektedir ya da asla tesiri yoktur. Fırtınalara koronal kütle fırlatma ve güneş patlamaları sebep olur, sadece yalnızca en güçlüleri (X sınıfındakiler) NOAA ölçeğine girecek sertlik seviyesine ulaşabilir.

Bir çok güneş parlaması bizim için tehlikeli değildir, sadece uzaydaki ve hatta Dünya’daki teknolojimiz için problem yaratabilir. Bu fırtınalar, uyduları direkt etkileyebilir, atmosferin şeklini değiştirebilir ve iletişimimize ziyan verebilirler. bundan farklı olarak, bu şekilde bir problem için X sınıfı bir fırtınaya ihtiyacınız yok; ikinci sıradaki kuvvet sınıfı olan M sınıfı fırtınalar da benzer derecede problem yaratıcı olabilir.

Amerika Ulusal Güneş Gözlemevi’nden Dr. Ryan French, IFLScience ile yapmış olduğu görüşmede “Şimdilerde 7 günde birkaç kez aldığımız M sınıfı parlamalarla, minik radyo kesintileri yaşayabilirsiniz, bu da Dünya’nın tam gündüz tarafındaki oldukca minik bölgelerde radyo iletişiminin acayip olabileceği anlamına gelmektedir” diyor ve devam ediyor: “Atmosferin genişlemesi sebebiyle bu koşullarda (uzaya) hiçbir şey fırlatamazsınız. bundan farklı olarak, (uzayda) radyo iletişimi sebebiyle duyarlı bir işlem yapmazsınız.

Bu yüzden, güneş aktivitesindeki bir zirvenin en yaygın tesiri, bir kıyamet senaryosuyla karşılaşmamız yerine uyduların yazışma kuramamasından meydana gelen minik bir rahatsızlıktır.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ