Avcı ve şaşırtıcı bir denizanası türü bulundu…

Araştırmacılar, Pasifik Okyanusu’nun ışıktan yoksun derinliklerinde yeni keşfedilen bir “jelatinimsi yırtıcı” türünü ilk kez gözlemlediler. bundan böyle uzmanlar, hemen hemen tanımlanamayan bu denizanası türünün, ortaya çıkmış olduğu esrarengiz su dünyası hakkında daha çok data sunabileceğine inanıyor.

Bilim adamları jelatinimsi turuncu organizmayı, Pasifik Okyanusu’nun en bozulmamış ve hemen hemen keşfedilmemiş ekosistemlerinden kabul edilen Pasifik Irak Adalar Deniz Ulusal Anıtı’nda, 1.400 metrenin üstünde bir derinlikte filme aldılar.

Japonya Deniz-Yer Bilimi ve Teknolojisi Ajansı araştırmacısı Dhugal Lindsay, yapmış olduğu açıklamada “bu jelatinimsi bir yırtıcı” dedi ve sürdü: “O derinlikte büyük ve bununla birlikte jelatinimsi bir şey yiyor olmalılar.” Sadece, büyük ihtimalle Bathykorus eşeysel içinde tanımlanmamış bir nevi olan bu derinlerde yaşayan gizemli canlının tam olarak neyi avladığı hemen hemen bilinmiyor.

Bathykorus’un gözlemlendiği okyanus derinliklerine ziya ulaşmıyor. Bu yüzden, birden çok deniz organizması vücutlarında ziya üreten bir kimyasal etkileşim yöntemiyle biyolüminesans yaratıyor ve Bathykorus’un tükettiği rastgele bir organizmanın da büyük ihtimalle bu nevi bir ziya yaymış olduğu düşünülüyor.

Uzmanlar, Bathykorus’un çan benzeri kısmının üstündeki dokunaçları kullanarak, denizanası benzer biçimde öteki jelatinimsi hayvanları ve biyolüminesan avını yediğine inanıyor.

Lindsay, saydam kuzenlerinin aksine bu Bathykorus’un kahverengi-kırmızı renginin, biyolüminesan avından gelen ışığın midesinden dışarı sızmasını engelleyerek potansiyel yırtıcı hayvanlara karşı benzersiz bir koruma temin edecek biçimde geliştirdiğine inanıyor.

Yalnız üç dokungaca haiz olan bu trimer denizanası oldukça ender ve üç mide organını kesesi ile karakterize edilen bir halde erişkin benzer biçimde görünüyor. Bu türün en yakın akrabası ilk ve tek kez ortalama on sene evvel benzer bölgede NOAA Ocean Exploration gemisi Okeanos Explorer tarafınca gözlemlenmişti.

Bu Bathykorus bir tek kendi hayat öyküsünü anlatmaya başlamıyor, bununla birlikte bu eşi olmayan, azca araştırılmış diyarda var olan gıda zincirinin şimdilerde bilinmeyen bir kısmını da konu alıyor. Lindsay’in söylediğine bakılırsa, kısa bir süre önceye kadar, büyük ihtimalle sudan oluştukları ve kendilerini yemeye çalışanları soktukları için denizanalarını hiçbir canlının yemediğine inanılıyordu. Sadece bu Bathukorus’un biyolüminesansın midelerinden geçmesini engelleyerek kendisini koruyor olması, bir şeyin onu yemeye çalıştığını öneriyor.

E/V Nautilus, Ocean Exploration Trust (OET) tarafınca yönetilen bir bulgu gemisi. Gemideki bilim adamları, yüksek çözünürlüğünde olan kameralar ve LED aydınlatma ile donatılmış ıraktan kumandalı araçlar (ROV) vasıtasıyla derin deniz jeolojisini ve biyolojisini keşfederek ışığın başka türlü nüfuz edemediği alanları inceliyor.

OET Kafa İlim İnsanı Daniel Wagner yapmış olduğu açıklamada, “Okyanusumuzun çoğunun haritası çıkarılmamış ve keşfedilmemiş durumda” diyor ve devam ediyor: “Bulgu gezilerimiz, yalnızca kaynak yönetimi ve ilim toplumunun öncelikli gereksinimlerini karşılayan eleştiri en gerekli detayları toplamayı değil, bununla birlikte bu detayları telebulunma teknolojisi vasıtasıyla hep beraberce paylaşmayı amaç edinmiştir.”