Şeker Hastalığı Belirtileri, Nedenleri, Bitkisel Tedavi Yöntemleri

Glikoz Hastalığı konusunda Her Şey

Çeşitli hastalıklar olduğu bilinmektedir ki; erken teşhis yapılmadığında ve lüzumlu tedavi aşaması başlamadığında daha büyük tesirleri ile yaşamınızda yer edinir. bu makalemizde sizler için diyabeti doğrusu glikoz hastalığını inceleyeceğiz. Halk içinde “şekerim varmış, şekerim yüksek çıktı, glikoz beni mahvetti” diye yakınılan, kişinin bütün yaşamını etkileyen bu dikkat edilmesi gereken hastalık hakkında bilinmeyenleri öğreneceksiniz.

Kan şekerinde meydana gelen düzensizlikle süregelen bu hastalık, daha dikkat edilmesi gereken bir boyut aldığında cerrahi operasyon bile gerektirebilir. O halde şimdi glikoz hastalığı hakkında doğru herkesçe malum olan yanlışları düzeltmek ve daha bilgili oluş için yazımıza başlamış olalım.

Glikoz Hastalığı ne demektir?

Glikoz hastalığı metabolik bir rahatsızlıktır. Kan şekerinin ansızın yükselmesi ile adım atar ve bu vaziyet bir süre sonrasında kronik bir durum alır. Fiziksel bedenimizde pankreas bulunur. Pankreas ise vücudumuz için kafi oranda pankreas organının salgıladığı hormon olan insülin hormonu üretmekle görevlidir. İnsülin hormonunun kafi derecede üretilmediği durumlarda ve tekrar ayn biçimde bu hormonun dengeli kullanılmadığında oluşan dikkat edilmesi gereken bir hastalıktır.

Glikoz hastalığının tıbbi adı “diyabet”tir. şeker hastalığı gezegende en oldukça görülen kronik rahatsızlıklardandır. Hemen hemen her 11 kişiden 1’i diyabet hastasıdır. Glikoz hastalığı çeşitleri mütevazi tek tip değildir. 3 tip glikoz hastalığı bilinmektedir. Tip 1 diyabet ve Tip 2 diyabet bilinirken, meydana getirilen araştırmalara bakılırsa fasıla bir Tip de belirlenmiştir. Tip 1,5 olarak isimlendirilen bu fasıla biçim diyabetin başlarında, pankreas organının salgıladığı hormon olan insülin hormonu üretilir lakin bir süre sonrasında üretim durduğu için Tip 1’e döner.

Tip 1 diyabet; çoğu zaman 30 yaşından evvel görülmektedir. Olduğundan çok susama ve lavaboya çıkma durumları görülmektedir. Rejimle ya da ilaçlarla ortadan kaldırılması mümkün olmayan bir durumdur. Bu rahatsızlığı yaşayanlar pankreas organının salgıladığı hormon olan insülin iğneleri ile vücut dengesini korumaktadırlar.

Tip 2 diyabet; çoğu zaman şişman insanlarda görülmektedir. 30 yaşından sonrasında kendini belli eder. Glikoz hastalığı yaşayan kişilerin hemen hemen %90’ı Tip 2 diyabet hastasıdır. Bu hastalar çoğu zaman obez olarak tanımlanır. Yavaş yavaş gelişen Tip 2 diyabet, ilaçlarla ve spor destekli rejimlerle denetim altına alınır.

Glikoz Hastalığı Emareleri Nedir?

• Sık ve çok derecede idrara çıkma durumları, glikoz hastalığının en oldukça herkesçe malum olan emaresidir.
• Oldukca çok idrara çıkıldığından, su ihtiyacı da normalden çok olabilecektir.. Gereğinden fazla susama durumları da glikoz hastalığı emareleri içinde yer alır.
• Kısacık zamanda verilen kilolarla birlikte, bitkinlik ve halsizlik de emareler arasındadır.
• Kan sıvısındaki kan şekeri-şeker kıymeti çok ise, vücudun bütün bölgelerinde ve dokularında su kaybı yaşanır. Bu vaziyet göz merceğine de yansır. Bunun neticesinde bulanık görme durumu gerçekleşir.
• Nefeste hissedilen aseton kokuları, glikoz hastalığının bir öteki ayırt edici emaresidir.
• Ara sıra görülen kandaki şeker oranı düşmeleri ya da ansızın kan şekerinin yükselmesi.
• Farklı türdeki enfeksiyonlara eğilim görülmesi.
• Böbrek ve idrar yolu enfeksiyonlarının sıkça görülmesi.
• Deride görülen kaşıntılar, glikoz hastalığının gözle görülebilmektedir emareleri arasındadır.
• Regl döneminde gecikmeler ve kesilmeler de sıkça görülen glikoz hastalığının işaretlerindendir.

Glikoz Hastalığı Niçin Olur?

Kanda var olan kan şekeri-şeker, pankreas organının salgıladığı hormon olan insülin tarafınca düzenlenir. Kan şekeri-şeker kan dolaşımına geçtiğinde pankreasta pankreas organının salgıladığı hormon olan insülin üretilmesini sağlar. İnsülin olanakları sayesinde kanda var olan kan şekeri-şeker öteki hücrelerin içinde yer alır. Bu demek olabilmektedir ki pankreas organının salgıladığı hormon olan insülin hormonu şekerin hücrelerin içinde yer almasında büyük role haizdir. Kandaki şeker oranı en uygun yol seviyeye indiğinde pankreas organının salgıladığı hormon olan insülin üretimi de azalmaktadır. Eğer vücutta kan şekeri-şeker üretimi kafi değilse ve hücreler insüline karşı bir direnç gösteriyorsa kan sıvısındaki kan şekeri-şeker kıymeti birazcık çok kalır. Kan sıvısındaki glikoz oranı yükseldiğinde ise ortaya glikoz hastalığı isminde olan diyabet çıkar.

Hastalığa yol açan faktörleri incelediğimizde; genetik etkenler ilk sırada yer alır. İlerleyen ıslak, çok kilo, hareketsiz hayat şekli ve stres diyabeti tetikleyen öteki nedenler içinde dikkat çeker.

Glikoz Hastalığı Tedavisi Nasıl Yapılır?

Glikoz hastalığının tedavisi kısa bir tedavi değildir. Hayat, yaşam boyu kan şekerinin korunması için tedavi gerekmektedir. Işte sırf bunun için her şeyden önce glikoz hastalığında beslenme alışkanlığı değiştirilir. Glikoz hastaları doymuş yağ ve kolesterol içinde ne olduğu düşük yiyecekler ve yüksek lif içeriğine haiz tam tahıllı besinler tüketmelidir. şeker hastalığı hastalarının öğünleri bu kaide doğrultusunda hazırlanmalıdır.

şeker hastalığını denetim altına alabilmek için hekim ile uzman bir diyetisyenle devinim edilmelidir. Glikoz hastalığı rejim sıralaması kişinin hastalık derecesine bakılırsa belirlenir. Eğer yanlış besinler tüketirse hastalığın etkilerini daha da artırabilir. Bu yüzden bir glikoz rejimine girmeleri gerekmektedir.

Hareketsiz yaşamdan da kaynaklandığı için, vücut eskisinde bakılırsa daha etken hale gelmelidir. Işte sırf bunun için sıhhatli beslenmenin yanında ayrıca düzgün biçimde spor da yapılmalıdır. Her sene düzgün biçimde olarak göz kontrolü sağlanarak, glikoz hastalığının tesirleri incelenir. Tedavi sürecinde kan glikozu takip edeni yapılır. Olması ihtiyaç duyulan seviyeye gelene kadar yemeklerde kalori hesabı yapılır ve öteki önlemler alınır.

Tip 1 diyabet hastaları yaşamları süresince pankreas organının salgıladığı hormon olan insülin iğnesi yapmaktadır. Bu pankreas organının salgıladığı hormon olan insülin iğneleri, hekim tarafınca kişinin değerlerine bakılırsa verilmektedir. Lüzumlu görüldüğü durumlarda kan glikozunu dengeleyen glikoz hastalığı ilaçları da kullanılmaya başlanır. Hastalığın boyutu daha da ilerlediğinde ve ilaçlar yetersiz kaldığında glikoz hastalığı ameliyatı yapılır. Bu operasyon hastanın ciddiyetine bakılırsa kimi vakit böbrek nakli ile gerçekleşir. Görme duyusu da bir zamandan sonrasında zayıflayacağı için lüzumlu göz ameliyatları da yapılmaktadır.

Glikoz Hastalığı Zararları Nedir?

• Glikoz hastalığının zararlarının en bilineni her şeyden önce ruhsal değişimlerdir. Kişinin beslenmesi ve hayat şartları değiştiğinden son derece duyarlı bir döneme girer. İnsülin iğneleri vuran hastalarda ise iğneden kaynaklı stresler yaşanır.
• Böbreklerde ve karaciğerde ağrı hissedilmesi, bir süre sonrasında görmede zayıflama da diyabetin kişiye olan zararları arasındadır.
• yüksek kan basıncı yükselmesi, nüzul riskinin yüksek olması, böbrek yetmezliği, adale ve sinirlerde ara sıra uyuşma diyabetin zararlarıdır.

Glikoz Hastalığı Bitkisel Tedavi Şekilleri

Glikoz hastalığı için nebat kaynaklı tabii metotlar içeren bu bilgiler sizi daha iyi hissettirebilir! Kan şekerinizi dengeleyen organik ilaçlar ile daha sıhhatli günlere merhaba kabul edebilirsiniz. Senelerdir denenen ve etkili yeni bir yol olan bitkisel tedavi tabii metotlar şu şekildedir:

• Çörek Otu: 3 yiyecek kaşığı çörek otunu bir havan içinde ezerek bir kase yoğurtla yiyebilirsiniz. Çörek otu kan şekerinizi dengeleyecek seçenekler içinde yerini alıyor.
• Ak Lahana: Ak lahananın yapraklarını kaynattığınız suyu günde 2 bardak olacak biçimde yiyebilirsiniz. Sabah ve akşam oluş suretiyle içme zamanını belirleyebilirsiniz.
• Tarçın: şeker hastalığı ile savaşım eden baharatlar içinde yerini alan tarçın, yoğurtla ve sütle rahatça tüketilebilir. Gün içinde içilen suyun içine bir tane çubuk tarçın eklendiğinde kan şekerini düzenleyecektir.
• Zerdeçal: Kan sıvısındaki yüksek glikoz oranını düşüren zerdeçal, diyabet hastalarının yemeklerinde kullanılacak baharatlar içinde yer alır.
• Zencefil: Bilhassa de Tip 2 diyabet için etkili olan zencefil, vücutta bulunan mikropları temizlediği şeklinde glikoz hastalarında meydana gelen göz sorunlarını de giderecektir.
• Yaban Mersini: Yaban mersini yapraklarını kaynatıp suyunu içtiğinizde, yükselen glikoz oranı dengelenecektir.
• Soğan: Soğan pişmemiş ya da pişmiş biçimde tüketildiğinde kan şekerini düşürücü hususi durumunu gösterecektir. Diyabete yakalanmış hastalarının yemeklerinden noksan etmemesi ihtiyaç duyulan bir sebzedir.
• Yasemin Çayı: İbrahim Saraçoğlu tarafınca tavsiye edilen yasemin çayı Tip 2 diyabet için son derece etkili bir nebat çayıdır.
• Zeytin Yaprağı ve Isırgan Otu: Bir tutam zeytin yaprağı ve ısırgan, bir bardak sıcak suda demlenip gün içinde düzgün biçimde olarak içilirse, glikoz hastalığının tesirleri en üye indirilir.

11 Soruda şeker hastalığı (Glikoz Hastalığı) Uzman Tabip Cevaplıyor

Şekerin Zararları Nedir? Şekerin 23 Zararı olan Tesiri