Osmanlı’dan Günümüze 9 Ramazan Geleneği

Osmanlı’dan Günümüze 9 Ramazan Geleneği

Ramazan ve Oruçla alakalı Kadim Geleneklerimiz

Senenin en güzel, en rahat ayı sonunda kapıda. Oruç tutarak ruhen zenginleşeceğimiz, bir ay sonunda da bayramla bu durumu şenliğe çevireceğimiz o süreç başlıyor. Ailelerle daha sık bir araya geliş ve kalabalık iftarlarla beraber bütün dostları görme fırsatı hepimizi heyecanlandırıyor.

Eski Ramazan Gelenekleri

  • Ramazan Hazırlıkları
  • Ramazan Ayı Eğlenceleri
  • İlk Kez Oruç Tutan Ufaklıklara Hediyeler
  • Oruca Direk Vurma
  • Pişi Dağıtmak
  • Diş Kirası
  • Çat Kapı Gelen İftar Misafiri
  • Güllaç İkramı
  • Mahya Sanatı

Bu güzel sürecin hissettirdikleri yavaş yavaş gündemimiz olmaya başlarken, eski zamanların ramazan gelenekleri hakkında düşünmeden edemiyor insan. Büyüklerimizin “nerede o eski ramazanlar?” diye sitem ettiğini de zaman zaman duyuyoruz. Dönemin ve neslin hızla değişimiyle beraber aslına bakarsak bizde çocukluğumuzdaki o eski ramazan heyecanını kaybetmeye surat , sima ,çehre tuttuğumuzun farkındayız. “gün itibariyle bayram, erken kalkın çocuklar” şarkısı ile başlamayan bir bayram sabahı olmazdı. Konut ahalisindeki tatlı telaştan bayramın geldiği hemencecik hissedilirdi. Bu hususi güne layık güzel elbiseleri, ayakkabıları kafa ucumuza koyar uyurduk.

REKLAM ALANI

Bütün bu tarz şeyleri düşünürken, acep “eski ramazan gelenekleri nedir” sorusu aklımıza düştü. Öğrendiğimiz bilgiler içimizi o denli ısıttı ki, onları daha çok kişiyle üleştirmek istedik. Bu sebeple bu geleneklere sahiplenmek bizim en önemli görevimiz. Zamanında bizlere öğretilenleri, yeni nesle aktarmak ve onları bütün bunlardan haberdar etmekle yükümlüyüz. Bu sebeple bu kıymetli adetlerin devam etmesi sadece bu biçimde olur. Bizlere ilişik olana haiz çıktığımız, onu tek kılmaya devam ettiğimiz nice ramazanlara!

Unutmayalım ki geçmişimizi tanımazsak, geleceğimizi oluşturamayız. Kendi kültürümüze yabancılaşmamak için sizleri, bu gelenekleri devam ettirmeye çağırıyoruz! O halde ramazan ayı gelenekleri nedir sorusuna yanıt olacak birbirinden güzel gelenekleri sıralamaya başlamış olalım! gün itibariyle unutulan ramazan gelenekleri anımsama günü olsun ve sevgiyi odağımıza alalım.

eski ramazan gelenekleri

Osmanlı’dan Bu güne değin 9 Ramazan Geleneği

1) Ramazan Hazırlıkları

  • Oldukca eski ramazan gelenekleri içinde evlerin temizlenmesi yer alırdı.
  • Her evin ramazan süresince ve bayram sürecinde temiz kalmasına itina yayınlandı. Temizlik demek bolluk demekti.
  • Yiyeceklere yönelik eşyalara farklı bir özenle yaklaşılırdı.
  • Tabaklar, çanaklar, tencereler, çatal-bıçaklar, bardaklar bir güzel temizlenir, parlatılırdı.
  • Evvelinden kullanılmamış yiyecek takımları gizlendikleri yerden çıkartılırdı.
  • Gündelik yaşamda kullanılmayan, misafirlere hususi eşyalara öncelik verilirdi.
  • Masalarda kullanılmak suretiyle olan örtüler, servis altlıkları hatta abdest havluları temizlenip ortalığa çıkarılırdı.
  • Kısacası evin daha ihtişamlı, daha özenli, pırıl pırıl gözükmesi için elden ne geliyorsa o yapılırdı.
  • Ramazan ayı karşılanırken, mutfak alışverişi topluca yapılırdı.
  • Bütün ay süresince gereksinim duyulacak besin malzemelerini temin yapmak eylemek için büyük alışverişlere çıkılırdı.
  • Maddi durumu iyi olan aileler bu alışverişi fukara olanlar için de yapardı.
  • Ramazan ayının, tüm sofralara şenlik getireceğine, fukara evlere de bolluk taşıyacağına inanılırdı.
  • Kültürümüzde ramazan gelenekleri içinde bayram temizliğinin de olması temizlik imandan gelmektedir sözüyle özdeşleşerek hala daha etkinliğini korumaya devam eder…

Sahura Kalkmadan Oruç Tutulur Mu?

2) Ramazan Ayı Eğlenceleri

  • Ramazan ayı mukaddes anlamının yanında ayrıca, keyif anlayışıyla da hayli konuşulurdu.
  • Bütün gün tutulan orucun peşinden afiyetle yenilen yemekler, kılınan teravih namazlarından sonrasında şenlikler başlardı.
  • Akşam vaktinden sahura kadar devam eden bu eğlenceler son derece keyifli geçerdi.
  • Camilerin altında yer edinen kahvehaneler dolup taşar, burada kalabalıkça köpüklü Türk kahveleri yudumlanırdı.
  • Kalabalık aile ahalisi ve dostlarla beraber iftardan süregelen bu söyleşi ortamı, sahura kadar devam ederdi.
  • Sokaklarda Karagöz-Hacivat oyunlarını seyretmek için heyecanlanan çocuklar koşuştururdu.
  • Ramazan manileri içinde kimi klasik ve duygulu kimi ise gülünç ve keyifli olurdu.
  • Dışarı çıkılmasa bile, evlerde toplanılır ve büyüklerin anlattığı hikayeler dinlenirdi.
  • Bu hikayelerin içinde yer edinen anılardan öğretiler çıkarılırdı.
  • Bölgesel masallar ve efsanelerle eğlenilirdi.
  • Büyüklerin kendi aralarında uydurdukları türlü oyunlar oynanıp, neşeli kahkahalar eşliğinde güzel vakitler geçirilirdi.
  • Komşu evlerinde veya akraba evlerinde bir araya gelerek ramazan bayramı etkinlikleri kapsamında bayram yiyecekleri hazırlanırdı.
  • Baklava hamurları açılırken bir taraftan da sarmalar sarılırdı.

Arefe Günü Oruç Tutulur Mu? Fazileti ne demektir?

Tanım için: Köpüklü Türk Kahvesi

Köpüklü Türk Kahvesi

3) İlk Kez Oruç Tutan Ufaklıklara Hediyeler

  • Ramazanın ilk günü ile beraber süregelen oruçlarda en o kadar da ilk kez oruç tutanlar heyecanla kutlanırdı.
  • Dini olarak bundan böyle aklı başına ermiş olarak kabul edilen, yanı ergenliğe ilk adımını atmış evlatların ilk oruçları büyük bir ilgiyle karşılanırdı.
  • İlk kez oruç tutacak olan ufaklıklara hususi hediyeler alınır ve iftarda paylaşılırdı.
  • Evlatları oruç tutma mevzusunda teşvik eden ve destekleyen bu hediyeler, ramazanın önemini ifade etmek için son derece etkili bir yöntemdi.
  • Böylece çocuklar, bu kültüre ve ibadete daha sıkı bağlanabilirlerdi.
  • armağan seçiminde ise çoğu zaman oruç süresince canlarının çekmiş olduğu yemekler veya atıştırmalıklar etkili olurdu.
  • Evlatları bahtiyar yapmak eylemek ve ramazan ayının verdiği duyguyu pekiştirmek amacıyla ramazan etkinlikleri evde yapılırdı.
  • Evlatların gönlünü hoş tutan söyleşi saatleri, dualarda buluşma sohbetleri ve bir arada içilen çaylar da ramazan ayının içsel hediyelerindendi.

Tekne Orucu ne demektir? Nasıl, Kaç Yaşına Kadar Tutulur?

çocuk oruç hediye

4) Oruca Direk Vurma

  • Oruç tutma ibadetiyle görevli tutulamayacak kadar minik yaşlarındaki çocuklar için de normal olarak bir anane mevcuttu.
  • Onları hem bu duruma alıştırmak, aynı zamanda sevmelerini tedarik etmek için “oruca direk vurma” isminde olan bir metot uygularlardı.
  • Öğlen vakti ulaşınca, minik ufaklıklara yiyecek yedirilirdi.
  • Bu yiyecek arasına ise oruca direk vurma denirdi.
  • Böylece minik çocuklar hem bütün gün aç kalmamış aynı zamanda oruç tutma eylemine yavaş yavaş aşina olmaya başlamış olurdu.
  • Tekne orucu geleneği de buradan gelmektedir. Ramazan adetleri ile aslına bakarsak dinin hoşgörülü tavrını benimsetmek hep perde arkasındaki niyet olurdu.
oruç bebek

5) Pişi Dağıtmak

  • Ramazan menüleri içine dumanı üzerinde tüten pişiler de kesinlikle eklenirdi eski zamanlarda…
  • Günümüz şartlarında, bilhassa kahvaltılarda ve fasıla öğünlerde sıkça yapılıp tüketilen pişilerin ramazan ayında yeri bir ayrıydı.
  • Evlerin hanımları, pişileri sini sini hazırlayarak eşe, dosta, komşulara hatta esnafla davulculara kadar dağıtırdı.
  • Böylece insanoğlu arası ilişkiler kuvvetlenirken, ramazanın bereketi de yayılırdı.
  • Eski dönemlerde hoşgeldin ramazan etkinlikleri pekişsin diye ramazanın ilk günlerinde pek fazlaca evde pişi yapılır ve çevredekilere dağıtılırdı.
  • Bu geleneğin devam etmesini isteyenler, en yakın fırından hamur harcını alıp evinde pişi kızartabilir ya da ev yapımı hamurla ergonomik bu tarife göz atabilirsiniz.

Tanım için: Pişi Tarifi (Videolu)

Pişi Tarifi (Videolu)

6) Diş Kirası

  • Osmanlı Periyodu’ne dayanan bir anane ise diş kirasıydı.
  • Maddi geliri yüksek olup “varsıl” olarak isimlendirilen kimseler, evlerinde bir tür ziyafet verirdi.
  • tür tür yiyeceklerin bulunmuş olduğu sofralarını, halka açarlardı.
  • Bu evlere gelen misafirler ise Tanrı misafiri olarak adlandırılır ve büyük bir heyecanla karşılanırdı.
  • Hatta misafirler evi terk etmeden evvel, bir kesenin içinde hediyeler veya altın paralar takdim edilirdi.
  • Bu sebeple bu misafirlerin, ev sahiplerine sevap kazandıracağına inanılırdı.
  • Unutulmuş ramazan gelenekleri içinde şeklinde görünse de aslına bakarsak bu anane varsıl kişilerin iftar çadırlarına yaptıkları yardımlarla devam ediyor demek mümkün.

7) Çat Kapı Gelen İftar Misafiri

  • İftar sofralarının en büyük neşelerinden birisi de çat kapı gelen misafirlerdi.
  • Hatta bu misafirler, en fazlaca el üzerinde tutulanlardı.
  • O şekilde ki, sevilen ve sayılan bir kişiye ansızın konuk oluş saygı emaresi olarak görülürdü.
  • Misafiri memnun yapmak eylemek için elden gelen yapılır, büyük bir sevinçle koyu sohbetlere dalınırdı.
  • Ramazan ayı gelenekleri devam etmesi için misafirin çat kapı olanı da programlı olanı da her ev için önemliydi.
  • Tanrı misafirlerini yedirip içirmek demek bir taraftan ramazan duaları alabilmek için de vesileydi…
  • Şimdi ise günümüz şartlarında de ramazan sofralarının bereketini misafirler ve aile üyeleri artırmaktadır.
iftar vakti

8) Güllaç İkramı

  • Geçmişten bu güne değin ramazan gelenekleri denince damaklarda ferah bir gül kokusu canlanır…
  • Güllaç, ramazan ayı ile özdeşleşen bir tatlıydı.
  • Hala çeşitli yerlerde bu anane devam etse de eskisi kadar yaygın değil.
  • alışılagelmiş Türk tatlılarından kabul edilen güllaç, hafifçe bir lezzete haiz olduğundan dolayı ramazan ayına münasip görülmüş.
  • O vakitler, 3 ihlas 1 fatiha okunmadan ateşe verilmemiş güllaçlar, sofraların hayli kıymetli lezzetlerindendi.
  • Ramazan bayramı gelenekleri içinde da yer edinen güllaç ikramı, bilhassa de dikkatli beslenen evlerde hala devam etmektedir.
  • Günümüz şartlarında zaman zaman yaşanmış olan glikoz hastalığı sebebiyle birden çok şahıs baklava tüketemediği için hafifçe bir tatlı olarak güllaç verilmektedir.
  • Ramazan tatlıları içinde olan güllaç bilhassa üstüne bolluk ve bereketin de sembolü olan nar taneleriyle servis edildiğinde lezzeti kat kat artan gelenekse bir lezzettir.

Tanım için: Güllaç Nasıl Yapılır? (Videolu)

Güllaç Nasıl Yapılır? (Videolu)

9) Mahya Sanatı

  • Ramazanın en büyük habercilerinden birisi de camilerde gördüğümüz mahya sanatıydı.
  • Şimdilerde belirli yerlerde hala devam ediyor olsa da, bütün diyar genelinde ne yazık ki geçerliliğini yitirmiş bir anane.
  • Bu sanatın ustaları her geçen gün azalıyor ve yerine yenileri gelmiyor.
  • Oysa ki geçmişi tam 400 sene önceye dayanan mahya sanatı, Türk kültürü içinde mühim bir yere haiz.
  • Mahya, Osmanlı ramazan gelenekleri içinde en heybetli olanıydı. Camilerden hemen hemen bütün şehre içsel mesajı veren mahyalar, bilhassa de akşam ortaya çıktığında şehrin ışıltısını ve büyüsünü korumaktadır.
mahya

6 Adımda Vücudunuzu Oruca Hazırlayın

İftar ne demektir? İftar Anlamı ve İftar ile alakalı Hadisler

Hayırlı Sahurlar! En Güzel Sahur Mesajları Anlamlı Sahur Sözleri

Sahur Duası Nasıl Yapılır? Sahurda Okunacak Dualar ve Anlamları

Sahurda Ne Yemeli? Sahurda Irak Durulması Ihtiyaç duyulan gıdalar Neler?

Okuyucunun Dikkatine

Blog sayfamızda yararlı bilgiler kategorisini kapsayan yazılar umumi bilgilendirme amaçlıdır. Kategoride laf konusu içeriğin açıklayıcı tanımlamalarına, en belirgin yararlı özelliklerine, doğru ve etkili kullanım tavsiyelerine basitçe tek yazıdan ulaşabilirsiniz. içerik yayına alındıktan sonrasında, süre içinde güncelliğini ve geçerliliğini yitirebilir. alakalı besinin veya ürünün yararları her bünyede değişik önemli ölçüde etkiler izah edebilir. Sunmuş olduğumuz bilgiler hiçbir süre tabip teşhisinin yerini tutmaz, reçete niteliği taşımaz. Detayları uygulamadan evvel sahasında uzman görüşü almanızı tavsiye eder; ters durumda oluşabilecek problemlerden sitemizin görevli tutulamayacağını önemle hatırlatırız.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ