Kolanın Zararları, Kola İçtikten Sonra Vücutta Neler Oluyor?

Zararları ve Bilinmeyen Kullanım Alanlarıyla

Kola İçeceği

8 Mayıs 1886’da, Atlanta’daki Jacobs Eczanesi’nde işçi insanoğlu tarihin en oldukca tüketilen içeceğinin çıkışına tanık oldular. Mahalli bir eczacı olan Dr. John Stith Pemberton, yapmış olduğu yeni bir sıhhat toniğini tanıtmak için eczaneye teklifte bulunmuş oldu ve deneyen kimseler tarafınca son derece beğenildi. Böylece, sinirsel rahatsızlıklara iyi gelmesi için tasarlanan kola5 sentlik ilk satış fiyatıyla piyasaya sürülmüş oldu.

Kola İçinde Ne mevcut?

Rastgele bir kutu ya da şişede listelenen bileşenler karbonatlı su, glikoz, kafein, fosforik asit, karamel ve naturel aromaları ihtiva eder. Kolanın başlangıcından bu yana tam içerik, formül ve naturel aromaları dikkat edilmesi gereken bir alış veriş sırrıydı. Sadece, bir tek iki Coca-Cola yöneticisinin bilmiş olduğu kati naturel tatlandırıcı formülüyle ilgili birden çok vurgunculuk da vardır:

• Sitrik asit: Sitrik asit, kola tarifinin en mühim ve naturel kola olmamış maddesi olma hususi durumunu taşır. Yaratıcı John Pemberton’ın 1886 senesine ilişkin günlüklerinde sitrik asit, lezzetlendirici ve koruyucu olarak anne içerik malzemeler içinde yerini alır.
• nebatlar: Kolanın orijinal tarifinde kullanılan bitkilerin tam miktarı ve kombinasyonu muazzam bir şekilde bilinmiyor. John Pemberton’ın tarifinde, miktarları belirtilmemiş olsa da, portakal, tarçın, limon, kişniş, Hindistan cevizi ve neroli kullanımını görülebilmektedir. Başka tarifler içinde vanilya ve lavanta yağı ile kola fıstığı yer alır. Kola fıstığı, naturel olarak kafein içeren ve Afrika’daki turk yerli fındık ağaçlarından elden edilen bir yemiştir. Buna ilave olarak, birden çok uygar yiyecek tarifinde karamel kullanımı da renklendirme amacıyla belirtilir.
• Coca Yaprağı: Bir cenup ABD nebatı olan coca yaprağından elde edilmiş bitkisel özütler kokain olarak da bilinmektedir. Bu nebat, 1886 senesinde John Pemberton’un orijinal Coca-Cola tarifi ile kullanılmaya başlanmış ve 1906’daki Saf Besin ve İlaç Yasası’nın yürürlüğe girmesine kadar, büyük miktarlarda kafein, etken bileşen olarak kullanılmıştır. Çeşitli kola tarifleri, kokainin hala markaların naturel içerikli tarifinde kullanıldığını iddia etmektedir. Amma ve lakin açıklamak gerekmektedir ki, koka yaprağının uyarıcı olan kısmı değil, tatlandırıcı olarak kullanılan özütü tarife eklenmiş olur.
• Glikoz: En belirgin tadı yaratan kola olmamış maddesi glikoz daha ucuz bir seçenek olan yüksek fruktozlu mısır şurubu formunda kullanılır. Çeşitli ülkelerde glikoz kamışı şeklinde naturel tatlandırıcılar kullanılabilir.

Peki, kola nasıl yapılıyor?

Kolanın orijinal formülü 36 galon doğrusu ortalama 136 litre için şu malzemeleri ihtiva eder: 97 kilogram glikoz, 4 buçuk litre su, 820 gram limon suyu, 820 gram sitrik asit, 511 gram kafein, 820 gram tatlandırıcı, 12 kap renklendirici, 15 litre sıvı coca. Tatlandırıcı için ise: 1 litre alkol, 340 gram sıvı ufak Hindistan cevizi (nutmeg), 540 gram vanilya, 280 gram tarçın yağı, 340 gram Hindistan cevizi yağı, 425 gram kişniş, 340 gram neroli yağı.

Kolanın gizli saklı olduğu söylenen ve ona aslolan rengini verdiği iddia edilen bir başka olmamış maddesi daha olduğu bilinmektedir: Cochineal böceği. Cochineal doğrusu kola böceği olarak herkesçe malum olan bu böcek kozmetik ve ilaç endüstrisinde sürekli olarak kullanılan bir canlıdır. Kolanın kara renginin bu böceklerin ezilmesi ile elde edilmiş sıvıdan geldiği söylenir. Amma ve lakin bu iddia bir spekülasyondan ibarettir zira bu mevzuda kanıtlanmış rastgele bir iddia bulunmamaktadır.

Kola Kaç Kalori? Kilo Aldırır Mı?

bundan böyle uzmanlar şekerin insan sağlığı için ne kadar zararı olan bulunduğunu her fırsatta bizlere konu alıyor. Ikimiz de tüm gün aldığımız glikoz oranına dikkat ederek çayımızı ya da kahvemizi şekersiz tüketiyor, tatlı yememeye çalışıyoruz. Amma ve lakin bütün bunlara karşın dikkat etmekten kaçındığımız bir gıda grubu var: Asitli içecekler.

Asitli içeceklerin en oldukca tüketilen çeşidi kuşkusuz ki koladır. Kola tüketilmesi dünya sıralamasında 20. sırada var olan devletimizde kola olmazsa olmaz içeceklerden birisidir. Gün içinde, bilhassa yemeklerde 2-3 bardak kolayı asla düşünmeden tüketebiliriz.

Kola içerken bilincinde olmadan bedenimize ne kadar glikoz alırız?

• 1 kutu kolada 140 kalori bulunmaktadır. Bu da ortalama 10 çay kaşığı şekere denk gelmektedir. 1 ay süresince her gün 1 kutu kola içtiğinizi düşünürseniz toplamda 4200 kalori almış olmuş olursunuz. Bu da 292 çay kaşığı glikoz almaya denktir. Bu durumu 1 yıl için düşünürseniz toplam 50,400 kalori alırsınız. Bu da senede 6 buçuk kilo yağı sırf koladan aldığınız anlamına gelmektedir.
• Eğer kola içmeyi bağımlılık haline getirdiyseniz zararları sizin için kaçınılmaz olur. Sıhhat uzmanları, şekerli içeceklerin gereğinden fazla tüketiminin kilo alımı, pankreas organının salgıladığı hormon olan insülin direnci ve diyabet ile direkt ilişkili bulunduğunu düşünmektedir. Hekimler, sağlığımızı iyileştirmek için şekerli ve asitli içecekleri diyetimizden kesmemizi her fırsatta tavsiye eder. Bunu uygulayarak, daha iyi bir uyku düzeni ve diş sağlığına kavuşmak, aynı zamanda tip 2 diyabetin ve obezite-aşırı kilolu olmak riskinin azalmasını tedarik etmek son derece olasıdır.
• Bünyenizin kola bağımlılığı ile boğuştuğunu ve günlük 1,5 litre kola tükettiğinizi vacip edelim. Bunu tüketmeyi bıraktığınızda ve yerine su tükettiğinizde senelik kalori alımınızı 219.000 kalori düşürmüş olmuş olursunuz. Bu rakamı kendi tükettiğiniz miktar ile karşılaştırın ve kolayı bıraktığınızda diyetinizde ne kadar ilerleme sağlayabileceğinizi bir tasavvur edin.

Ihmal etmeyin ki sıhhatli bir rejim ve sıhhatli bir kiloyu kol kanat germek, diyabetin önlenmesinde ve yönetilmesinde kilit rol oynar. Özetlemek gerekirse kola tatmak tek başına kilo alma ile ilişkili olmasa da insanları sağlıklı olmayan beslenme alışkanlıklarına yönelttiğinden dolayı son derece zararlıdır. Kola zararları bilhassa kullanılan suni tatlandırıcı ve kimyasalların vücuda olan zararı olan etkilerinden gelmektedir. Bu kimyasallar daha çok yiyecek yemenize ve netice itibariyle kilo almanıza sebep olabilir.

Kolanın Zararları Nedir?

Kolanın içindeki kimyasallar insan sağlığı üstünde pek oldukca zararı olan tesir bırakır:

• Bütün şekerli içeceklerde olduğu şeklinde kolada da obezite-aşırı kilolu olmak, tip 2 diyabet ve diş çürütmesi şeklinde riskler vardır. Hastalık Denetim ve Önleme Merkezlerine nazaran, nüfusun ortalama yarısı rastgele bir günde şekerli içecekleri tüketmektedir ve bu içecekler en oldukca gençler ve genç yetişkinler içinde popülerdir.
• Tek bir kutu kolada ortalama 10 çay kaşığı glikoz bulunmaktadır. Dünya Sıhhat Örgütü (WHO) günde en çok 6 çay kaşığı glikoz tüketilmesini önermektedir, doğrusu günde bir tek bir kola tatmak, bu kuralları alt üst edebilir. Bu yüzden, şekerli içecek tüketiminin bir takım sıhhat durumuyla ilişkili olması sürpriz değildir.
• Harvard Halk Sağlığı Okulu’na nazaran, günde 1-2 kutu şekerli içecek içen insanoğlu, tip 2 diyabet geliştirme olasılıklarını % 26 arttırırlar. Tip 2 diyabet hastalığı ise her sene 184.000 kişinin ölümüne neden olan dikkat edilmesi gereken bir hastalıktır.
• Kola içindeki asit sebebiyle mide organını rahatsızlıklarını da tetikleyebilir. Bilhassa ülser ve gastrit hastalıklarına haiz insanoğlu kola içmekten kaçınmalıdır.
• Yüksek oranda kafein nedeniyle de kolanın pek oldukca zararı olan yönü vardır. Tüketimden 15-60 dakika sonrasında kafeinin mide organını ve ince bağırsak tarafınca kan dolaşımına emilmeye başlaması damar daralması ve kalp organı hastalıkları istenmeyen ihtimalini büyük oranda arttırır.

Peki, kolayı tükettikten sonrasında vücudunuza tam olarak ne işe yaradığını asla merak ettiniz mi?

• İlk 10 dakikada 10 çay kaşığı glikoz dolaşım sisteminize giriş yapar. Normalde bu kadar glikoz insanoğlunun kusması için tetikleyici iken, fosforik asit bu hissiyatı engelleyerek sizi denetim altına alır.
• İlk 20 dakika içinde kan şekeriniz yükselmeye adım atar. Bu da pankreas organının salgıladığı hormon olan insülin artışına sebep olur. Karaciğeriniz bu hormonun salgılanması ile şekeri yağa dönüştürmeye adım atar.
• İlk 40 dakika içinde kafein emilimi bir bütün olarak gerçekleşir. Kafein yüzünden sinir sisteminiz etkilenir ve göz bebekleriniz büyür. Artan tansiyon ile karaciğer kan akışınıza daha çok glikoz girişi yapar.
• İlk 45 dakikada vücudunuz dopamin üreterek beynin keyif merkezini uyarır.
• 60 dakika sonrasında yüksek dozda glikoz sebebiyle üriner kalsiyum boşaltımı artar. Bu da vücutta glikoz yıkımını başlatır. Glikoz o denli süratli bir halde emilip yakılır ki vücutta bir çökme ve bitkinlik durumu adım atar.

Kola Yararları ve Bilinmeyen Kullanım Alanları

Her ne ölçüde zararlarından sürekli olarak bahsedilse de kimi zaman bir bardak soğuk koladan daha ferahlatıcı bir şey yoktur. Peki, kolanın bir tek sizi ferahlatmaya değil vücudunuz üstünde de birden çok faydası bulunduğunu biliyor muydunuz?

• basit hazım: İlim adamları ve hekimler, bir kişinin hazım sistemi süresince yiyecekleri ilerletmekte güçlük çekmiş olduğu bmide fiytobezoar rahatsızlığı için en iyi tedavilerden birinin 1 bardak kola bulunduğunu kabul etmiştir. Gazlı içeceğin yüksek asitliği çeşitli hastalar üstünde mide organını asidi şeklinde davranır ve şiddetli karın ağrısı ve tıkanıklık sorunlarını ortadan kaldırabilir.
• Fikre odaklanmak: İçerdiği kafein nedeniyle tıpkı sabahları içtiğiniz fincan kahveniz şeklinde, kola da son derece uyarıcı özelliklere haizdir. Kafein kan akışınıza girdiğinde, konsantrasyon ve zihinsel odaklanmayı arttırır. Sadece kolada aşırıya kaçmamaya dikkat edin. Zira çok kafein sizi stresli ve gerilmiş hissettirebilir.
• Enerji arttırıcı: Eğer bütün enerjiniz tükenmiş şeklinde hissediyorsanız bunun üstesinden geliş için süratli bir glikoz patlamasına ihtiyacınız olabilir. muhakkak ki bir çok hekim, sisteminize daha kontrollü bir glikoz salımı (meyve ve yemiş şeklinde) önerisinde bulunacaktır, sadece kimi zaman süratli bir glikoz salınımına ihtiyacınız var ise kola en iyi alternatif olabilir.

Bütün bu faydalar haricinde kolayı sıradışı günlük ihtiyaçlarınız için de kullanmayı tercih edebilirsiniz. İşte bunlardan bir kısmı:

• Evde var olan kolaları hela ve fayans temizliğinde kullanabileceğinizi biliyor muydunuz? Yapmanız ihtiyaç duyulan tek şey kolayı temizleyeceğiniz yere dökmek ve asidin tesir etmesi için 1 saat beklemektir. Ondan sonra ise fırça ile ovalayarak temizliğinizi sürdürebilirsiniz.
• Bir başka temizlik önerisi de pas lekelerinden özgürleşmek üzerinedir. Pasını temizlemek istediğiniz nesneyi taze kola dolu bir bardağa daldırın ya da eğer nesne oldukca büyükse, bir bezi kolaya batırarak silin. İçeceğin içindeki fosforik asit korozyon sürecine sebep olur ve pası gevşeterek basitçe ve rahatça silinmesini sağlar.
• Kolanın öteki bir faydası ise kumaş üstündeki süt lekelerini çıkarabilmesidir. Sütlü lekenin üstüne birazcık kola dökün ve 5 dakika emmesini bekleyin. Ondan sonra giysinizi her zamanki biçimde sudan geçirin ve lekenin kayboluşuna tanık olun.
• Böcekler tarafınca rahatsız edici biçimde ısırıldıysanız kola tekrar imdadınıza yetişebilir. Etkilenen bölgeye kola batırılmış bir pamuklu bez koyarak kaşıntı ve yanmayı muazzam bir şekilde engellemiş olmuş olursunuz. Bu da büyük ihtimalle anestezi tesirleri olan kafeinden doğar.