Bu paylaşımları yapanlar hakikaten bu görsellere inanıyor da olabilirler lakin reaksiyon kaygısı güttükleri ihtimali fazlaca daha ağır basıyor. Zira sayfayı büyüttüklerinde on yüzlerce hatta binlerce liraya satabiliyorlar ya da bahis reklamları ne kadar fazlaca görüntülenme alırsa o denli fazlaca kazanıyorlar.
enteresan olan ise bu nevi paylaşımlara surat , sima ,çehre yüzlerce hatta binlerce insanoğlunun inanıyor olması. Tek bir tweet dahi 50 binden çok zevk alabiliyor. Bilhassa aşağıdaki görseller birkaç senedir devamlı dolaşımda olduğundan dolayı bunlara inananları uyarmak adına doğrularını aktarmak istedik.
“Uyuyan bir hanıma benzeyen bir dağ” iddiasıyla paylaşılan bu görsel aslen sanatçı Jean-Michel Bihorel’in “Kış Uykusu” adlı dijital bir eseri.
Laf konusu dağın halk arasındaki adı “Uyuyan Hanım Dağı” olsa da dağın tepeden görüntüsü gerçekte bu biçimde:
Benzemekte bir dijital emek harcama da gerçek sanılıp sıkça paylaşılmakta.
Norveç’te var olan Segla Dağı’nın bir fotoğrafına Michelle von Kalben tarafınca bir photoshop emek vermesi yapılmış.
Yavru ornitorenk sanılarak paylaşılan bir oyuncak heykelcik:
Vladimir Matic-Kurylev tarafınca oluşturulan oyuncak:
Yavru ornitorenk paylaşımının tuttuğunu gören hesaplar bu sefer başka bir oyuncakla hit alma ardında.
E-ticaret sitesinde satılan bir oyuncaktan ibaret:
Yavru ornitorenkler gerçekte bu şekilde görünüyor:
Tembel hayvan ailesi olduğu iddiasıyla paylaşılan bu fotoğraftakiler de aslen yalnız birer oyuncak.
Fotoğrafta görülen ak yarasa da keçeden ve pamuktan meydana getirilen bir oyuncak.
Bu ve benzeri oyuncakları Anna Yastrejembovskaya isminde bir sanatçı yapmış olup e-ticaret sitelerinde satıyor.
Mustafa Kemal Atatürk’ün bir “İdeal Cumhuriyet Köyü” projesi çizdirdiği iddiası zaman zaman paylaşılır lakin bunun bir gerçekliği bulunmuyor.
Bu görsel, Afet İnan’ın “Devletçilik İlkesi ve ülkemiz Cumhuriyetinin Birinci Endüstri Planı 1933” adlı kitabında bulunmakta ve “adı bilinmeyen bir mimar tarafınca çizildiği” aktarılıyor. Projenin Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk tarafınca çizildiğine dair rastgele bir delil bulunmuyor.
Kimi zaman Fethiye kimi zaman Çeşme olarak paylaşılan bu görsel, iddia edilenin aksine bir montaj.
İtalya Corniglia’dan bir resim kullanılarak oluşturulmuş.
Kadraja iki güvercin girmiş fakat montajla.
İki değişik fotoğrafa farklı farklı rastlamak mümkün.
Tuğla desenli dünya haritası şeklini icra eden işçilerin Türk olduğu iddiası dönem dönem paylaşılıyor.
Meksika’daki çalışanlar tarafınca bir dahil mimarlık şirketi için oluşturulan bir tasarım.
Bir paylaşımlı ofisin duvarına işlenmiş.
İstanbul’da fırtına çıktığında dolaşıma sokulan bu görselin orijinalinde bulut yok.
Dijital sanatçı Brent Shavnore tarafınca bir montaj yapılmış.
Fotoğrafın orijinali ise Tacettin Ulaş’a ilişik.
Bulgaristan’daki “Prohodna Mağarası” halk içinde “Tanrı’nın Gözleri” olarak biliniyor. Bunu daha da vurgulamak adına olsa gerek, orijinal fotoğrafa montajla Ay eklenmiş.
Eğer Ay bu açıya gelseydi fotoğrafta fazlaca daha minik görünürdü.
Hırvatistan’da Adriyatik Denizi’nde var olan Bavljenac Adası hakikaten de bir parmak izini çağrıştırıyor lakin hikâyesi uydurulmuş.
Kayalık ada temizlenerek tarıma elverişli hale getirilmiş ve komşu adada bulunanlar tarafınca ziraat alanlarının sınırını ortaya çıkarmak için bu duvarlar inşa edilmiş.
Böylece ekinler güçlü rüzgarlara karşı korunmuş.
Hem bunlar birer oyuncak aynı zamanda Inari tilkisi isminde bir hayvan türü bulunmuyor.
Inari, Japon mitolojisinde tilkilere binen bir tanrı. Görseldeki oyuncaklar ise Santaniel isminde bir oyuncak dükkanı tarafınca satılıyor.
“Zıvanadan belirmek” deyimi trafik polislerinin eskiden içinde nöbet tuttuğu silindirden gelmiyor.
“İki parçanın birbirine geçirilmesi için kullanılan aksam veya metot” anlamına gelen zıvana, parçaların birbirinden ayrılması durumu, oluşturacağı asabiyetle ilişkilendirilerek “zıvanadan belirmek” şeklinde lügatımızda yer edinmiştir. Bu deyim laf konusu nesnelerin polisler tarafınca kullanılmaya başlamasından fazlaca evvel de dilimizdeydi.
İki değişik zıvana:
Polislere “aynasız” lakabının takılmasının sebebi, 1970’lerin başlangıcında Renault 12 model polis araçlarında sağ aynanın bulunmaması değil.
“Aynasız” kelimesinin 1920’lerin başındaki edebî eserlerde de kullanıldığı görülüyor. “Çirkin, kötü, hoş olmayan, zararı olan” şeklinde tanımlanan kelimenin 1930’lu yıllardaki edebî eserlerde polisler için de kullanıldığı biliniyor. Renault 12, ülkemiz’ye 1970’li yılların başlangıcında gelmeye başlamıştı.
Not: Araştırma yapmaksızın kopyala-yapıştırla bu şeklinde görselleri yürüyerek hesapları takip etmemenizi, hatta sessize almanızı ya da engellemenizi öneririz. Bu içinde ne olduğu oluştururken yararlandığımız farklı doğrulama platformlarını da takip edebilirsiniz: Malumatfuruş, Doğruluk Oranı, Teyit
İLGİLİ HABER