Araştırmacılar En Uzun Terahertz Kablosuz Bağlantısını Kurmayı Başardılar

Araştırmacılar, ati kuşak mobil sistem standartları olan ve halen gelişmekte olan 6G için beklenen aralık olan alt-terahertz frekanslarını kullanarak 2 kilometre (1,2 mil) süresince informasyon göndermeyi başardılar. Bu emek verme, bu dalga boylarında şimdiye kadar elde edilmiş en uzun iletim olurken, saniyede 2 gigabitten çok informasyon iletilmesini sağlıyor. Emek verme, oldukça iyi sonuçlara imza atarken, 5G ağlarından 100 kat daha iyi frekanslara ve bant genişliklerine ulaştı.

5G teknolojisinin yaygınlaştırılması, hücresel ağlar üstünden düşük gecikmeyle yüksek hızda degisecek iletiminin mümkün bulunduğunu gösteriyor. Sadece sektördeki dikkat edilmesi gereken rekabet, telekomünikasyonda 6’ıncı kuşak olan 6G’nin yaygınlaşmasına niçin olacak şeklinde görünüyor.

6G’nin avantajları coşku verici olsa da, bu yolda kuşkusuz pek oldukça teknik güçlük var. Bu anlamda önümüzde alınması ihtiyaç duyulan dikkat edilmesi gereken bir yol bulunduğunu söylememiz mümkündür. 5G için var olan frekansın sınırı 71 gigahertz. 6G ise bunun da ötesine geçerek bir ihtimal frekans sınırını 3 terahertz’e (3,000 gigahertz) kadar genişletecek.

Northeastern Üniversitesi’nden kıdemli araştırmacı Josep Jornet yapmış olduğu açıklamada, “Optik problemler olmadan optik benzeri bağlantı sağlayabilecek bir teknoloji bulmamız gerekmektedir ve biz terahertz teknolojisinin bu bulunduğunu düşünmüyor değiliz,” dedi.

feza ajansı sinyalleri alabilmek için terahertz kablosuz sistemleri kullandığı için NASA teknolojisinden ödünç alınmak zorunda. çünkü ticari radyo bileşenleri bu frekanslara ulaşamıyor.

Jornet, “Teoride, denklemleri yapıyorsunuz ve işe yarayacak şeklinde görünüyor, sadece bu teoriyi oluşturmak için cihazın dahili olarak nasıl çalıştığına dair birden çok varsayımda bulunuyorsunuz,” diyor ve ekliyor: “Bir çok vakit, bunu yaptığınızda, çalışmamasını beklersiniz, bu yüzden hakikaten çalışmasına son derece şaşırdık.”

Bu coşku verici olsa da, çözülmesi ihtiyaç duyulan birkaç mesele var. Birincisi ve en önemlisi, bu terahertz frekansları 5G’ye bakılırsa engellere karşı daha duyarlı. Bu yüzden araştırmacılar, bu hızla gelişen teknolojinin mobil telefonlarına ulaşmaksızın evvel, uydulardan iletişimde ve kırsal toplulukları kablolara bağlı olmayan daha iyi bir altyapı ile birbirine bağlamada kullanılabileceğini düşünüyor.