Gül şehri olarak bilinen ihtişamlı Petra Antik Kentin gizemi!

Ürdün vadilerinde var olan ve MÖ 312 senesinde kurulmuş çok eski bir kent. Bu terk edilmiş şehirdeki yapıların bir çok pembe taştan oyulduğu için Gül kent olarak herkesçe malum olan kentin gizemi merak uyandırıyor.

Ürdün’de yer edinen Ortadoğunun incisi Petra Çok eski Kenti’ne keşfe çıkmaya ne dersiniz? İşte Petra hakkında bütün bilmeniz gerekli olanlar…

Ürdün’ün öne çıkan gezim merkezlerinden bir tanesi olan Petra Çok eski Kenti, ticareti ile M.Ö 1. yüzyıldan itibaren zenginliğe kavuşan Nebatilerin başkenti olarak bilinmektedir.

Gizemli bir halde yüzyıllarca uyuyan Petra Çok eski Kenti, 1812 senesinde İsviçreli seyyah Johann Burckhardt tarafınca yine ortaya çıkarıldı.

Petra Çok eski Kenti 6 Aralık 1985 tarihinde UNESCO Dünya Kültürel Miras Sıralaması’ne adını yazdırdı ve 7 Temmuz 2007 tarihinde ise mavi gezegenin Yedi Harikası sıralamasında yerini aldı.

Petra Çok eski Şehir’teki tiyatro, mabet, yerleşim alanı vb benzer biçimde bütün yapılar kireç taşından oymadır. Blok kaya parçalarına oyulan mabet, amfi tiyatro, mezarlar ve rölyefler Petra Çok eski Kenti’nin karakteristik özellikleridir.

GİZEMLİ ANTİK KENT

Çok eski kente erişmek için dağların arasından bir yol yürünmesi gerekmektedir ve bu yol geçildikten sonrasında kimseler 1200 metrelik bir anne giriş ile karşılaşıyor.

Petra’ya erişmek için geçilen bu geçidin iki yanında da su çekmek için kullanılan kanallar ve Nebatiler adına dikilen çeşitli heykeller içeriyor. Burası da geçildikten sonrasında kişilerin karşısına görkemli cephesi ile El Hazne çıkıyor. El Hazne ortalama 40 metre yüksekliği ile görenleri büyülüyor ve sütun başlıkları, karmaşık şekilleri, değişik şekilleri ile öne çıkıyor.

Ürdün’ün gezim merkezi olarak öne çıkan Petra Indiana Jones: nihayet Serüven, Mumya art Dönüyor, çöl kraliçesi benzer biçimde birden çok filme de ev sahipliği yapmış oldu. Petra’nın niçin inşa edilmiş olduğu  ne gaye ile kullanıldığı ise günümüz şartlarında hala gizemini korumaya devam ediyor.